8 Ocak 2008 Salı


TIKANIP KALDIĞINDA HAYATBir yerlerde tıkanıp kaldığında hayat, soluk almak güçleştiğinde,Yüreğin susup, mantığın sürüklemeye başladığında ayaklarını,Dağlara dönmeli yüzünü insan.Yeni patikalar, yeni yollar seçmeli, yüreğiniferahlatacak; Yeni insanlarla 'tanışmalı, yeni keşifler yapacak....Hep isteyip de, bir gün yaparım diye ertelediği ne varsa,Gerçekleştirmeyi denemeli!Her geçen gece, ölüme bir gün daha yaklaştığını; zamanın bir nehir,Kendisinin bir sal olup da,O dursa da yolculuğun devam ettiğini anlamalı.Baş döndürücü bir hızla geçiyorsa birbirinin aynı günler,Her akşam aynı can sıkıntısıyla eve giriliyorsa,Değiştirmeye çalışmalı bir şeyleri;Küçük şeylerle başlamalı belki; örneğin, bir kaç durakönce inip Servisten, otobüsten; yürümeli eve kadar,yüreğine takmalı güneş gözlüklerini;Gördüğünü hissedebilmeli!Sağlığını kaybedip, ölümle yüz yüze gelmeden önce,Değerli olabilmeli hayat!İlla büyük acılar çekmemeli, küçük mutlulukları fark etmekiçin! Başkasının yerine koyabilmeli kendini;Ağlayan birine "gül", inleyen birine "sus" dememeli!Ağlayana omuz, inleyene çare olabilmeli!Şu adaletsiz, merhametsiz dünyaya ayak uydurmamalı;Sevgisiz, soysuz kalarak!Dikeni yüzünden hesap sormak yerine gülden,Derin bir soluk alıp, hapsetmeli kokusunu içine...Güneşin doğuşunu seyretmeli arada bir,seher yeli okşamalı saçlarını...Karda, yağmurda; sevincine, coşkusuna; fırtınada boranda;Öfkesine, isyanına ortak olabilmeli doğanın!Bir çocuğun ilk adımlarında umudu;bir gencin düşlerinde geleceği;Bir yaşlının hatıralarında geçmişi görebilmeli !Çalışmadan başarmayı, sevmeden sevilmeyi, mutlu etmedenmutlu Olmayı beklememeli !Ama küçük, ama büyük; her hayal kırıklığı, her acı;Bir fırsat yaşamdan yeni bir şeyler öğrenebilmek için;Kaçırmamalı !Çünkü; hiç düşmemişsen, el vermezsin kimseye kalkmasıiçin, hiç Çaresiz kalmamışsan, dermanı olamazsın dertlerin;ağlamayı bilmiyorsan,Neşesizdir kahkahaların;Merhaba dememişsen, anlamsızdır elvedaların...Ne, herkesi düşünmekten kendini, ne; kendini düşünmektenherkesi unutmamalı!Bilmeli; çok kısa olduğunu hayatın; hep vermek ya da hep almak için...Sadece, anlatacak bir şeyleri olduğunda değil,Söyleyecek bir şey bulamadığında da dinleyebilmeli!Aklı ve kalbiyle katılabilmeli sohbetlere...Hafızası olmalı insanın; hiç değilse, aynı hataları, aynıbahanelerle tekrarlamaması için!Soruları olmalı, yanıtları bulmak için bir ömür harcayacak!Dostları olmalı, ruhunun ve zihninin sınırlarınızorlayacak! Herkese yetecek kadar büyük olmalı sevgisi;Ama, kapasitesi sınırlı olmalı yüreğinin ki,hakkını verebilsin sevdiklerinin;Zaman bulabilsin;Bir teşekkür, bir elveda için...Yaşam dedikleri bir sınavsa eğer;Asla vazgeçmemeli sevmek ve öğrenmekten;Ama, herkesi sevemeyeceğini de her şeyi bilemeyeceğini de fark edebilmeli insan!Tıpkı, her şeye sahip olamayacağı gibi...
Zamanın ninnisiyle, uykuda geçirmemeli hayatı...!

4 yorum:

yemek dedi ki...

Her insan, varlığının nedeni düşünüpte omuz verebilse diğerine.
Biliyorum ki, istediğim herkese köstek olmaktansa destek olabilmek. İnşallah rabbim yollarını istediğin doğrultuda uzatır ve genişletir.
Sevgiler Bursa'ya

munevver dedi ki...

Günlüğünüzü çok beğendim. Son zamanlarda yaşadıklarımızdan dolayı yazılarınız bana çok iyi geldi. Aramıza hoş geldiniz.

Sorduğunuz soruya gelince: İletide (renkli yazılan) verdiğim linkleri tıklarsanız tariflere ulaşabilirsiniz.

Sevgiyle,
Nane Limon

Aymen dedi ki...

Dünya bir imtihan meydanı muhakkak, lezzet alma yeri olmadığını anlıyoruz, yaşıyoruz. Zira tam tadına varmışken dünyanın bir ucundaki herhangi bir hadise dahi insan ruhunu derinden etkiliyor. Bu durumda nasıl kaygısız bağımsız yaşayabilir insan.
Yazdıklarınızın içeriğinde olduğu gibi, düşünebilen insanlar için o kadar çok delil varki anlayabilene, beynini çalıştırıp idrak edebilene ne mutlu.
Sevgilerimle,
Mutlu patiler..:)

*Ra dedi ki...

E hadi devam Çiğdem.
Bekliyorum yeni yazıları.